Millet İttifakı Başkan Yardımcısı Adayı ve Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Lideri Mansur Yavaş, Halk TV’de yayınlanan “İsmail Küçükkaya ile Yeni Sabah” programına konuk olarak gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Ekrem İmamoğlu ile başkan yardımcılığına aday olma süreci hakkında konuşan Yavaş, şunları söyledi:
MERAL HANIM’IN ARKASINDA BİR BABAMIZ VAR: Bildiğiniz gibi isimlerimiz seçimden çok önceydi. Başından beri ‘Altılı Tablo’ya uyacağız’ dedik. Sonra, bilirsiniz, masada bir tartışma çıktı. İki yıldır millet Millet İttifakı’nın gelip iktidar değiştirmesini bekliyor. Biz 11 belediye başkanı bir araya gelip Kılıçdaroğlu’na gittik ve ‘ALA Parti’nin bizim seçimlerimizde rolü var, gidip İYİ Parti ile görüşelim’ dedik. Kılıçdaroğlu Bey ‘Senin adın geçti sen git’ dedi. Meral Hanım’ı Ekrem Bey ile birlikte ziyaret ettik, gerekçelerini anlattı. Meral Hanım bana ‘abi’ diyor, abi-kardeş ilişkimiz var. Biraz bastım, ‘Mutlaka geri dön’. ‘Sen de sorumluluk al, başkan yardımcısı olursan dönerim’ dedi. Bu olay olmasaydı, bu başlık olmasa bile muhtemelen yine çalışırdık. Hükümet artık yönetilemez.
Türkiye KENDİNE SAYGI DUYMAYAN LİDER İSTİYOR: Türkiye’nin dört bir yanından anket sonuçlarına baktığınızda bir şey çıkıyor ortaya. Bunu parayla yapamazsınız. Ankara Türkiye’nin merkezidir, işimiz duyulur. İnsanları azarlamayan, ötekileştirmeyen bir tarzı özlüyorum galiba. Aksaray’da Erdoğan’ın yüzde 76 oy aldığı mitinge gittim. İnsanlar gelip merak ediyor. Aynı şey Hakkari ve Trakya’dan da geliyor. Türkiye artık kendini azarlamayan bir cumhurbaşkanı istiyor. Babası ‘şunu şunu yap’ demesine rağmen gençlik artık yapmıyor. Torunum da dahil olmak üzere çocuklar iki yaşından beri telefon ve internet ile iç içe büyüyorlar. Dünyayı görüyor. Akıl versinler, bu ülke bu insanlardan yararlanmanın yollarını aramalı.
DEVLET SUikastIN SORUMLULUKLARINI AÇIKLAMALI: Sinan Ateş geliyorum diyordu. Ankara’da insanlar dövüldü ve bu görüntüler yayınlanmaya başlandı. Dayakçıların çoğu benim yaşımda, ilaç poşetleriyle ortalıkta dolaşıyor. Çocuklar babalarının yaşında insanları dövdüler, ‘Dayak yememek için biri silah çekecek, biri ölecek’ dedim. Polis harekete geçseydi, bunlar olmayacaktı. Sinan Ateş etkinliği daha düzenli görünüyor. Devlet sorumluları ortaya çıkarmalıdır. Günümüz teknikleri ile aydınlatılamayan olay neredeyse yoktur. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ve Sayın Meral Akşener bu olayı ele alacaklarını söylediler.
ÇİVEM YAPMAYIN: Asil sessizdir, en sorumlu kişidir, üstelik iki polisin kafası karışır ve seslerini çıkarmazlar. ‘Az kaldı Zekeriya Öz’ün heykelini dikecek’ diyenlerden biri bu. Demokrat Parti’nin başındayken şimdiki HDP’nin o dönemde Meclis’e girmesi gerektiğini savunarak yanından geçiyor. Şimdi MHP’nin gelecek planları olduğunu düşünüyorum, bir yandan 85 terörist olduğunu iddia ediyor, bir yandan da toplumu teröre destek vermekle suçluyor. Ama HÜDA PAR hakkında tek kelime söylemiyor. Bir İçişleri Bakanı ayağa kalkıp trollük yapamaz. Milliyetçiliği umurumda değil.
KİM NASIL KUTLAR, SİZCE NEDİR?: Sayın Bakan: “Yarın seçim bitince şampanyayla kutlama yapanlar mı, yoksa secdede alınları ile namaz kılanlar mı?” söz konusu. Seçildik, ertesi sabah Hacı Bayram Camii’ne gittik. Hem sabah namazımızı kıldık hem de şükür duamızı ettik. “Allah’ım Ankara’yı vurguncuların elinden kurtardın, bize hizmet etmeyi nasip et” dedik. Herkes neyi kutluyor sanıyorsun, seni nasıl tebrik ederlerse etsinler, senin derdin ne? İnsanların inançlarını, vatanseverliklerini sorgulamayalım.
(HABER MERKEZİ)
